BASIN AÇIKLAMASI
Bilindiği üzere; kayıp kaçak bedellerinin elektrik faturalarına yansıtılmak suretiyle tüketici veya tacir vatandaştan tahsili yasaya uygun değildi. Bu bedellerin mağdur vatandaştan tahsilinin yasal olmaması sebebi ile haksız olarak tüketiciden tahsil edilen kayıp kaçak bedellerinin iadesine ilişkin bir çok dava açılmış ve işbu davalarda tüketici lehine hükümler karar altına alınmıştır. Henüz karar aşamasına gelmeyen kayıp kaçak bedellerinin iadesine ilişkin davaların yargılaması ise gerek yerel mahkemeler ve gerekse yargıtay tarafından inceleme aşamasındadır.
Yine bilindiği üzere; 17 Haziran 2016 Cuma günü Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair kanun yayınlanarak kanun değişikliği, aynı gün yürürlüğe girmiştir. İşbu kanun değişikliği ile kayıp kaçak bedellerinin tüketici veya tacir vatandaştan tahsili yasal hale getirilmiş, vatandaşın yargı yoluna başvurmasının önüne set çekilmiştir. Bununla yetinilmeyip işbu kanun değişikliği yasaya aykırı şekilde geriye yürütülmüş ve kanun değişikliğinin halen görülmekte olan davalara da uygulanacağı hüküm altına alınmıştır. Kanun değişikliği amacından saptırılarak elektrik konusunda güncel ve kamu yararına ilişkin düzenlemeler getirmekten çok, özellikle son aylarda büyük tepki çeken kayıp kaçak bedellerinin mağdur vatandaştan tahsil edilebilmesi amacıyla kanunun sevimlileştirilmesi amacına dönüşmüştür.
Bu kanun değişikliği ile Kayıp Kaçak Bedellerinin Vatandaştan tahsiline yönelik ufak adımlarla aşağıda belirtilen düzenlemeler yapılmış ve usulca kayıp kaçak bedellerinin tüketiciden tahsili yasal hale getirilmiştir. Bu kanun ile yapılan önemli değişşikliklere değinmek gerekirse;
Kanun değişikliğine öncelikle kayıp kaçak bedelinin tanımının değiştirilmesinden başlanmış; kanuna teknik ve teknik olmayan kayıp kavramı eklenerek “kaçak” kavramı kanundan çıkartılmış böylelikle yapılacak hukuka aykırı kesintinin adı “kaçak bedeli” gibi bir sevimsizlikten kurtarılmıştır. Bu tanımlama ile vatandaş tahsili yasal olmayan kayıp kaçak bedelleri teknik ve teknik olmayan kayıp adı altında yasallaştırılmış ve tüketicinin teknik olmayan kayıp bedelinin kayıp kaçak bedeli olduğunu anlamayacağı şekilde sevimli hale getirilmiştir.
Kayıp Kaçak Bedelinin tanımının değiştirilmesinin hemen akabinde; Teknik ve teknik olmayan kayıp maliyeti kalemine , kesme-bağlama hizmet maliyeti, sayaç okuma maliyeti ,reaktif enerji maliyeti gibi dağıtım faaliyetinin yürütülmesi kapsamındaki tüm maliyet ve hizmetleri karşılayacak bedeller dahil edilerek kapsamı tüketici aleyhine genişletilmiştir.
Kanunda, hukuka aykırı olarak mahkemelerin ve yargı yerlerinin yetkileri sınırlandırılmış , ''Kurum tarafından gelir ve tarife düzenlemeleri kapsamında belirlenen bedellere ilişkin olarak yapılan başvurularda ve açılan davalarda; tüketici hakem heyetleri ile mahkemelerin yetkisi, bu bedellerin, Kurumun düzenleyici işlemlerine uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır.” şeklinde bir kanun hükmü getirilmiştir. ,
Kanuna konulan bir geçici madde ile Kurul kararlarına uygun şekilde tahakkuk ettirilmiş dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti, iletim ve kayıp-kaçak bedelleri ile ilgili olarak açılmış olan her türlü ilamsız icra takibi, dava ve başvurular hakkında 17 nci madde hükümleri uygulanır.”denilerek kanunun yargılaması devam eden kayıp kaçak bedellerinin iadesine yönelik dava veya takiplerde de uygulanacağı kanunun bu şekilde geriye yürüteleceği ve açılmış davalardaki kayıp kaçak bedellerinin tarifeye uygun ise hukuken tahsil edilmiş sayılacağı düzenlemesi getirilmiştir.
Ülkemizin de taraf olduğu 1985 tarihli Birleşmiş Milletler Evrensel Tüketici Hakları Bildirgesine göre 9 adet temel ve evrensel tüketici hakkı vardır. Bu haklardan bilgi edinme ve temsil edilme hakkı tüketicinin sahip olduğu tüm hakların kullanılabilmesi için, tüketicilerin haklarını koruyabilmeleri, tüketicilerin taleplerinin hükümetlerin ekonomik ve siyasi politikaların da dikkate alınması ve kamu kurumlarında temsil edilebilmesi açısından en önemli haklardandır.
Gerek kayıp kaçak bedellerinin vatandaştan tahsilinin yasalaşması, bu bedellerinin belirlenmesinin elektirik şirketinin tekeline alınması, kanunun kayıp kaçak bedellerine iadesine ilişkin davalara ve icra takiplerine de uygulanmak suretiyle geriye yürüterek vatandaşın kazanılmış hakkını ihlal eden yasayı öngören bu kanun değişikliğini anayasaya açıkça aykırı bulmamız nedeniyle işbu basın açıklamasını yapmaktayız. Tüketicilerimiz bilmelidirler ki tüketici Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile koruma altına alınmıştır. ANAYASANIN 172.MADDESİ'NE GÖRE ''DEVLET, TÜKETİCİLERİ KORUYUCU VE AYDINLATICI TEDBİRLER ALIR, TÜKETİCİLERİN KENDİLERİNİ KORUYUCU GİRİŞİMLERİNİ TEŞVİK EDER.'' Bu kapsamda tüketici özellikle yargılaması devam eden kayıp kaçak bedellerine ilişkin davalarda aleyhine hüküm kurulması halinde Anayasa Mahkemesi'ne Bireysel Başvuru haklarını aramaktan asla kaçınmamalıdır.
Kamuoyunun bilgisine saygı ile duyurulur.
KOCAELİ BAROSU TÜKETİCİ HUKUKU KOMİSYONU