17 Kasım 1938 tarihinde az sayıda meslektaşımızla kurulan Baromuz bu gün sayısı 917’ye ulaşan üyesi ile ülkemizin kurumsallaşmasını tamamlamış, büyük, köklü ve saygın baroları arasına girmiştir.

Her şeyden önce Baromuzun bu nitelik ve seviyeye ulaşmasında bu güne kadar katkı, çaba ve emeği olan tüm geçmiş dönem baro başkanlarımıza, yönetim kurulu üyelerimiz ve baromuz üyelerine, minnet ve şükranlarımı sunuyorum. Vefat ederek aramızdan ayrılan Baro Başkanlarımıza, Yönetim Kurulu üyelerimize ve tüm meslektaşlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum.

Çağdaş ve demokratik devletin en önemli koşullarından biri hukuk devleti olma niteliğidir. Hukuk Devleti ilkesinin anayasa ve yasalarda geçmesi, o devlete “hukuk devleti” olma niteliğini kazandırmaya yeterli değildir. Bir devletin hukuk devleti olması, devletin idari, siyasi ve hukuki işleyişinde, Hukuk Devleti ilkesinin evrensel ölçütlere uygun şekilde tek belirleyici, egemen ve üstün kılınması ile mümkündür.  

Ülkemizde ve çağdaş dünyada savunma hakkı, bu fonksiyonu icra etme bilgi, deneyim ve ehliyetine sahip meslek grubu olan avukatlar aracılığıyla kullanılmaktadır. Adaletin gerçekleşeceği yargılama, ancak avukatın yargılama faaliyetine etkin katılımıyla sağlanabilir. Bunun için savunma öznesi olarak; bazı yetki ve güvencelere sahip olunması  ön koşuldur. Bunların avukatlara tanınmış olmasını bir imtiyaz olarak görmek yanıltıcıdır. Bu güvencelerin savunma ile ilgili yapılacak faaliyetlerin dış etkilerden uzak, bağımsız ve özgürce gerçekleşmesini temin etmeye yönelik olduğu unutulmamalıdır. 

Bu çerçevede yargının diğer organları ile diğer kamu kurum ve kuruluşlar arasındaki ilişkilerden, can güvenliğinden, emeklilik ve diğer sosyal haklara kadar savunmanın ve avukatlık mesleğinin çok çeşitli sorunlarının olduğunu ifade etmek isterim. Bu sorunların temelinde yasal mevzuat eksikliği ve yetersizliğinin bulunduğunu vurgulamak istiyorum. Bunun için acilen bu güne kadar tespit edilmiş sorunların çözümü için, mesleğin ana normunu teşkil eden 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu’ nun değiştirilmesi sağlanmalıdır. Bu konuda Kocaeli Barosu olarak üzerimize düşeni yapmaya hazır olduğumuzu belirtmek isterim.  

Bir meslek örgütü ve toplumsal etki mekanizması olan Baromuz devletimizin hukuk devleti niteliğine eksiksiz kavuşması, bireyin hak ve özgürlüklerinin genişletilerek korunması için içtenlikli bir çaba içinde olmuştur. Aynı çabanın bundan sonraki süreçte de sürdürüleceğinden kimsenin kuşkusu olmamalıdır. 

23 Ekim 2011 günü Van ilimizde, hepimizi çok üzen bir deprem felaketi yaşadık. Bu felakette çok sayıda vatandaşımızı kaybettik. Yine çok sayıda vatandaşımız yaralandı. Kocaeli Barosu olarak öncelikle deprem felaketinde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Deprem felaketinde yaralanan vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimizle birlikte acil şifalar temenni ediyoruz.  

Van’ da gerçekleşen deprem felaketi dolayısıyla, yaşanan acıyı ülkenin bir ucundan diğer ucuna kadar bütün hücreleriyle hissettiğini gösteren ve bu acı karşısında kenetlenerek her türlü yardımı, fedakârlığı ve kadirşinaslığı gösteren milletimize şükran duygularımı ifade ediyorum. 17 Ağustos 1999 deprem felaketini yaşayanlar olarak Van’ da ki depremzede vatandaşlarımızı acılarını çok iyi anlıyor ve bu acılarını paylaşıyorum.  

Kocaeli Barosu olarak 23 Ekim’ de meydana gelen deprem sonrasında Van’daki depremzede vatandaşlarımız için meslektaşlarımız arasında topladığımız yardımları Van’ a ulaştırdık. Depremin yaralarının bir an önce sarılmasını umutla beklerken 9 Kasım 2011 günü meydana gelen ikinci deprem felaketi ile bir kez daha acılara büründük. Yaşanan bu acılar sebebiyle her yıl kuruluş gününde yaptığımız kuruluş yemeğimizi iptal etmeye karar verdik. Van’ da ki depremzede vatandaşlarımızın acılarını paylaştığımızı bir kez daha paylaşıyor ve yaraların bir an önce sarılması için sorumluları göreve davet ediyoruz.  

Baromuzun 73. kuruluş yılına kavuştuğumuz bu günde tam demokrasi, çağdaş, demokratik ve güçlü hukuk devleti, özgür toplum, barış ve huzur içerisinde içinde yaşayan bir ülke dileklerimizi sunuyor, daha nice kuruluş yıl dönümlerinde bir araya gelmek temennisiyle hepinize teşekkür ediyor saygılar sunuyorum.