09.04.2019 tarihinde Batıkent/Ankara’da bizleri ve ülkemizi derinden etkileyen vahim bir katliam yaşanmıştır. Kolluk kuvvetlerinin yoğun ilgisi ile mobese kameralarınca saptanarak savcılığa sevk edilen 3 şahıs, beyaz bir araçtan attıkları zehirli tavuk etleriyle 16 köpeğin ölmesine, 7 köpeğin kliniğe alınmasına sebebiyet vermiştir. Bu katliamın yaşanmasının tek nedeni şahıslardan birinin köpeklerden rahatsızlık duymasıdır. Masumiyetin en saf haline sahip olan bu canlılar en temel ihtiyaçları sağlanmak bahanesiyle kandırılmıştır. Korunması, gözetilmesi, bakımı ve kötü muamelelerden uzak tutulması için gerekli önlemler alınması, yaşamlarının desteklenmesi gereken ve öldürülmesi, işkence edilmesi yasak olan bu canlılar katledilmiştir.
Ülkemizde hayvanlara yönelik her tür şiddet ve katletme olayları her gün yaşanmaktadır. 1978 Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne taraf olunması vesilesiyle 2004 yılında yürürlüğe giren 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu bütün hayvanların eşit doğduğu ve bu Kanun hükümleri çerçevesinde yaşama hakkına sahip oldukları vurgusunu yapmaktadır. Kanunun amacı 1. Maddesinde belirtildiği üzere “hayvanların rahat yaşamlarını ve hayvanlara iyi ve uygun muamele edilmesini temin etmek, hayvanların acı, ıstırap ve eziyet çekmelerine karşı en iyi şekilde korunmalarını, her türlü mağduriyetlerinin önlenmesini sağlamaktır”. Hayvanları öldürmek, işkence etmek, hayvanlara kasıtlı olarak kötü davranmak, acımasız ve zalimce işlem yapmak, dövmek, aç ve susuz bırakmak, bakımlarını ihmal etmek, fiziksel ve psikolojik acı çektirmek 5199 SK kanun kapsamında yasaktır ve hayvanlar korunmalı, kötü muamelelerden uzak tutulmalıdır. Ancak Hayvan Haklarını ihlal eden bu gibi eylemlerin cezası yalnızca idari para cezasıdır, hayvanlara yönelik hiçbir eylem –ne kadar şiddet içerirse içersin- Türk Ceza Kanunu kapsamında bir suç niteliği taşımamaktadır. Hal böyleyken; evcil hayvanların korunmasına dahi yeterli olmayan bir kanun sahipsiz hayvanları bir nebze olsun korumaya yetmemektedir. Sahipli ve sahipsiz hayvanların haklarını korumak ve onları bu denli vahşice duygularla maruz bırakılan insan şiddetinden kurtarabilmek için mevcut yasada değişiklik yapılmalı, bu eylemler TCK kapsamına alınmalıdır.
Dünyanın her neresinde olursa olsun hayvanların yaşam hakkını ihlal eden bu tarz şiddet eylemlerini LANETLİYORUZ! Susmak ortak olmaktır, onlar konuşamıyor SEN SUSMA!