BASIN BİLDİRİSİ
Tarih: 10.12.2014 | Okunma Sayısı: 1403

"10 ARALIK İNSAN HAKLARI GÜNÜ"
BASIN AÇIKLAMASI 


10 Aralık 1948’de kabul edilen Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi ülkemiz tarafından 6 Nisan 1949’da Bakanlar Kurulu Kararı ile onaylanmıştır. 

Beyanname, tüm insanların hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olduğunu ilan etmektedir. Buna göre herkes, ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka bir görüş, doğuş, tabiiyet, servet ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu beyannamede ileri sürülen tüm hak ve özgürlüklerden eşit bir şekilde istifade eder. 

Elbetteki en temel insan hakkı “yaşama hakkı”dır. Devletlerin, vatandaşlarının yaşama haklarına gösterdiği saygı; onların eğitim, sağlık, sosyal, kültürel, siyasal vb haklarını ne oranda sağlayabildiği ile orantılıdır. 

Beyannamenin kabul edilmesinin ardından tam 66 yıl geçmiş olmasına rağmen insan hakları günümüzde halen ihlallere uğramaktadır. İhlalleri önlemek için uluslararası sözleşmelere taraf olmak yetmemekte, ihlalleri önleyecek ve akabinde gelişen olumsuzlukları anında giderebilecek mekanizmaların oluşturulması gerekmektedir. 

Soma ve Ermenek'te yitirdiğimiz 319 can, iş güvenliğinin; hemen her gün yaşanan kadın cinayetleri, kadın erkek eşitliğinin; toplumsal olaylarda ölen ve yaralanan vatandaşlarımız, gösteri ve yürüyüş hakkının; Dilovası'nda anne sütünden çıkan ağır metaller, sağlıklı yaşam hakkının; hapishanelerde yatan onlarca aydın ile gazeteci ise düşünce ve ifade özgürlüklerinin yasada olan ancak uygulamasının olmadığını gösteren en temel insan hakları ihlalleridir.

Son olarak geçtiğimiz günlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilen torba yasa ile arama el koyma kararlarında aranan kuvvetli şüphe yerine makul şüphe kavramının getirilmesi yukarıdan beri önemine değindiğimiz özgürlüklere vurulmuş yeni bir prangadır. Kanunlar elbetteki zamanın ve toplumun ihtiyaçlarına göre değişkenlik gösterebilir ancak bu değişikler yapılırken esas alınacak ve asla taviz verilmeyecek yegane kavram özgürlüktür.

Tüm yönleri ile birlikte değerlendirildiğinde, insan haklarının korunup geliştirilmesi, kamu güvenliğini tehdit eden bir unsur değil, bilakis bireylere onurlu bir yaşamın tüm koşullarını sağlaması yönüyle kamu düzeninin ve huzurun teminatıdır. 

Kocaeli Barosu olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da her tür insan hakkı ihlallerinde susmayacağımızı, kentimiz ve ülkemizde vatandaşlarımızın onurlu bir yaşam sürmeleri için gerekli tüm hukuki mücadeleyi vereceğimizi kamuoyuna duyurur bu vesile ile tüm vatandaşlarımızın 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü kutlarız.

 

  

ETKİNLİK TAKVİMİ

6.12.2025
Av. Kadir Caner KARAKADILAR
BARO BAŞKANI

© Web sitesi hizmeti Türkiye Barolar Birliği tarafından verilmektedir.