3194 SAYILI İMAR KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDEKİ KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI HAKKINDA AÇIKLAMA:
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan, Çevre Kanunu, İmar Kanunu, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu gibi 13 kanunda değişiklik öngören “3194 Sayılı İmar Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmündeki Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ülke gündeminde tartışılmakta, Baromuzca konu yakından takip edilmektedir.
Bilindiği üzere Anayasa’nın 56. Maddesine göre herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevre hakkı ülkemizin de taraf olduğu uluslar arası sözleşmeler ile teminat altına alınmış olan yaşama hakkının bir parçasıdır.
İmar Kanunu da başta çevre hakkının gereğinin yerine getirilmesini sağlamak, ayrıca yerleşme yerleri ile bu yerlerdeki yapılaşmaların; plan, fen, sağlık ve çevre şartlarına uygun teşekkülünü sağlamak amacıyla düzenlenmiştir.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Anayasa’nın 135. Maddesinde sayılan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarından olup özel kanunla kurulmuştur. Kanun koyucu kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını anayasal kuruluşlar olarak düzenlerken sadece meslek mensuplarının haklarını korumayı değil, meslek mensuplarını koruyarak aynı zamanda onların güçlü olmasını, belirlenen usuller çerçevesinde yönetime katılarak demokratik, katılımcı bir yönetim anlayışının tecelli etmesini amaçlamıştır. Ancak Tasarı’nın 33. maddesiyle TMMOB Kanunu’nun 1. maddesinde yer alan “kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu” ibaresi çıkartılarak; TMMOB’un Anayasal kuruluş özelliğinin ortadan kaldırılmış olacağı açıktır. Ayrıca, her ilde ayrı ayrı tüzel kişiliğe sahip odalar oluşturulması yönündeki düzenleme kurumun birliğinin, örgütsel bütünlüğünün ve çalışma düzeninin bozulmasına neden olacaktır. Bu düzenlemeyle TMMOB’un tüzel kişiliği ve dava ehliyeti keyfi yorumlara açık belirsizlik içindedir. Tasarı’nın 37. maddesiyle getirilmek istenen nisbi temsil sistemiyle odanın iç dinamikleriyle birlikte demokratik yapısı da bozulacak, birlik daha güçsüz ve küçük gruplara dönüşecektir. Tasarın Geçici 4. maddesi ile TMMOB tarafından çıkartılan yönetmeliklerin bakanlığın onayına sunulması şartı getirilmesi kamu kurumu niteliğindeki bir meslek kuruluşunun anayasal hakkını ortadan kaldıracak, sistemin işlemez hale gelmesine neden olacaktır. Anılan nedenle Torba Yasa Tasarısında öngörülen değişiklikleri; bağımsızlığına, tüzel kişiliğine, örgüt yapısına, olumsuz şekilde etki edecek olması nedeniyle doğru bulmuyoruz.
Ayrıca, Tasarı’da yer alan İmar Kanunu, Çevre Kanunu gibi bazı kanunlarda yapılması öngörülen pek çok düzenlemenin hukuk güvenliği, anayasal haklar, demokratik katılım, toplumsal uzlaşıyı göz ardı edecek nitelikte düzenlemeler olduğunu belirtmek isteriz.
Elbette ki hukuk normları toplumun, bilimin, teknolojinin gelişmesi ile birlikte daha iyiyi bulmak amacıyla değiştirilebilirler. Ancak kanun yapılmasına esas olan temel amaç kamu yararı olmalıdır. Ancak tasarı incelendiğinde yeterli bir gerekçesi bulunmadığı, tasarı metninin subjektif yorumlara açık olduğu ve uygulamada sorunlara neden olacağı görülmektedir.
Anılan nedenlerle, yasalaşması halinde odaların bağımsızlığını ve gücünü ortadan kaldıracak, dava açma ehliyeti ve birliğin tüzel kişiliği konularında uygulamada belirsizliğe neden olacak ve hukuk güvenliği açısından sorun teşkil eden düzenlemeler içeren Tasarı hakkında kanun yapıcıların daha titiz davranmasını, Tasarı değerlendirirken toplumsal uzlaşıyı evrensel hukuk kurallarını, anayasal hakları ve ayrıca kanun yapma tekniğini de dikkate almalarını bekliyor, konunun takipçisi olacağımızı kamuoyunun bilgisine önemle arz ediyoruz
KOCAELİ BAROSU
ÇEVRE VE KENT HUKUKU KOMİSYONU