DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIM,

KIYMETLİ BASIN MENSUPLARI,

Bugün 5 Nisan Avukatlar Günü. Demokrasi, özgürlükler ve insan haklarının yılmaz savunucuları tüm avukat meslektaşlarımızın "Avukatlar Günü" nü en içten duygularımla kutluyorum.

Avukatlar Günü olarak kutladığımız bugünde, avukatlık mesleğinin sorunlarını dile getirip tartışmamız gerekirken, ülkemizin yaşadığı güvenlik, demokrasi ve hukuk sorunları nedeniyle üzülerek söylemek gerekir ki, mesleki sorunlarımızı dile getirmeye fırsat bulamıyoruz.

Hatırlanacağı üzere geçen yıl 31 Mart tarihinde hukuka ve adalete sıkılan kurşunla öldürülen Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim KİRAZ yaşamını yitirmiş ve bu sebeple her yıl geleneksel olarak düzenlediğimiz Avukatlar Günü balosu ve resepsiyonunu iptal etmiştik. Ne yazık ki geçen seneki programımızı iptal etmemize sebep olan o elim olay ülkemizin yaşadığı son kötü olay olmakla kalmamış devamında yüzlerce canımızın yitip gittiği birçok olayla halkımız yara almaya devam etmiştir.

Yine aynı şekilde Diyarbakır Baro Başkanımız. Meslektaşımız Av.Tahir ELÇİ, tarihi dört ayaklı minarenin ayaklarının, bölgedeki çatışma ortamında gördüğü zarara dikkat çekmek için yapmış olduğu basın açıklaması sırasında;hain bir saldırının hedefi olmuş ve öldürülmüştür.Bu cinayetin üzerinde dört aydan fazla bir süre geçmesine rağmen hala katiler bulunamamış ve soruşturmada bir arpa boyu yol alınmamıştır.Meslektaşımıza Allahtan rahmet dilerken, yetkililerden katilerinin derhal bulunmasını talep ediyoruz.

Suruç katliamı ile  başlayan ardından Ankara, İstanbul katliamlarında  yaşamını yitiren yüzlerce yurttaşımıza ve Yaşanan terör saldırılarında şehit olan güvenlik görevlilerimize ve vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, kederli ailelerine başsağlığı diliyoruz. Bilinmelidir ki, terörün dili, dini, ırkı yoktur. Dünyanın her yerinde terörün başvurduğu yöntem ve hedeflediği amaç korku imparatorluğu yaratarak toplumu sindirmektir. İnsanlığın en kutsal ve birincil hakkı olan yaşama hakkına kast eden terör saldırılarının tümünü lanetliyoruz.

DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIM,

İşte böyle bir ortamda Avukatlık mesleğine olan ihtiyacın her geçen gün artarak devam ettiğini görmekteyiz. Çünkü demokrasinin en önemli unsuru olan bağımsız savunmayı avukat temsil etmektedir. Yurttaşlar adalete erişmeyi ve hak arama özgürlüğünü avukat eliyle sağlamaktadırlar. Bu sebepledir ki avukatlık mesleğini yüceltmenin insan hak ve özgürlükleri eşiğini de yükseltmek anlamına geldiği hepimizin ortak kabulüdür.

Hukuki ve mesleki sorunların çözümünde meslek ilkelerinden taviz vermeyen, devamlı mesleğin ve meslektaşın yanında yer alan, toplumda saygınlığı benimsenmiş, kimden gelirse gelsin haksızlık ve adaletsizlik karşısında susmayan bir meslek için birlikte çalışmaya daha çok ihtiyacımız var.

Ne yazık ki, siyasi otorite, Ülkemizde yaşanan  her türlü hak arama özgürlüğünü kendine yapılmış bir saldırı olarak düşünmekte ve görmektedir. Hak ve özgürlük talepleri sürekli yasa dışı gösterilmekte ve itibarsızlaştırılmaya çalışılmaktadır. Bu anlayıştan en fazla hak ve özgürlüklerin savunucusu olan avukatlık mesleği ve barolar zarar görmektedirler.

Avukatlara ve barolara yapılan saldırılara karşı dik durmak hepimizin görevidir. Çünkü özgürlük, adalet, hukuk, demokrasi, barış herkes için önemlidir. Ama biz avukatlar için çok daha değerli ve önemlidir. Biz avukatlar ve meslek örgütlerimiz barolar bu kavramların değerini ve sorumluluklarını bilerek hukukun üstünlüğü ve demokrasi mücadelemizi azimle ve kararlılıkla sürdürmeliyiz.

Sözlerime son verirken Freud’un bir sözünü sizlerle paylaşmak istiyorum. ‘Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun.’

Tekrar 5 Nisan Avukatlar Gününüzü kutluyor; hepinizi saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyorum.

KOCAELİ BARO BAŞKANI

Av. SERTİF GÖKÇE