BASIN BİLDİRİSİ

Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 10 Aralık 1948 tarih ve 217 A(III) sayılı kararıyla “İnsan Hakları Evresel Beyannamesi” ilan edilmiştir. Ülkemizde de Beyanname, 6 Nisan 1949 tarih ve 9119 Sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla onaylanmış ve aynı gün resmi gazetede yayınlanmıştır. Yayımı sonrasında okullarda ve diğer tüm eğitim kurumlarında okutulması, yorumlanması kararlaştırılmıştır.

​Beyanname, tüm insanların hiçbir ayrım gözetilmeksizin yalnızca insan oluşlarından dolayı eşit, özgür ve onurlu yaşama hakkına sahip olduğunu ilan etmektedir. Buna göre herkes; ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka bir görüş, doğuş, tabiiyet, servet ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin tüm hak ve özgürlüklerden eşit şekilde yararlanacağı belirtilmiştir.

Beyannamenin yayınlanmasının üzerinden 68 yıl geçmiş olmasına rağmen,  ülkemizde ve dünyada ayrımcılık, eşitsizlik, yoksulluk gibi temel konularda insanlığın mücadelesi ne yazık ki tüm hızıyla devam etmektedir. Dünyanın birçok yerinde insan hakkı ihlalleri ve küresel yoksulluğun ivme kazanmasıyla “onurlu yaşam” ve “yaşama hakkı” söylemi her alanda daha da çok vurgulanmaktadır.

Günümüzde ülkemizin de yer aldığı Ortadoğu’daki  buhran; en temel insan hakkı olan yaşama hakkı olmak üzere, insan hakkı ihlallerini ve ekonomik krizi daha da derinleştirmiştir. Devlet yönetimi anlayışı, “insan için örgütlü devlet” yerine “devlet için örgütlü insan”anlayışına yönelmesi sonrasında insan hakları ikinci plana atılmış ve devlet güvenliği öncelikli bir hal almıştır.

Ülkemizde ve dünyada İnsan haklarının geldiği noktaya baktığımızda, birçok sorun karşımıza çıkmaktadır: Cezaevi koşulları, adil olmayan yargılamalar, kadın hakları, çocuk hakları, işçi hakları, düşünce mahkûmları, mülteci sorunu, sokağa çıkma yasakları, işkence ve kötü muamele ve ifade özgürlüğü gibi konuları içeren birçok hak; dünyanın her yerinde olduğu gibi ülkemizde de hala çözüm bekle bir durumdadır.

Türkiye, 2015 yılında AİHM’de hakkında en fazla karar açıklanan ülke olan Rusya’yı ikinci sırada takip edip; AİHS adil yargılanma hakkıyla ilgili maddesinin ihlal etmekten en çok ceza alan ülke konumuna gelmiştir.Asayiş ve düzenin sağlanması adına uygulanan bir takım yasaklar, yasalara ve hukuka uygun, temel insan haklarını gözetecek şekilde olmalıdır. Hukuk devleti düzeninde alınacak tedbirlerin, insanları temel hak ve özgürlüklerinden yoksun bırakması asla düşünülemez ve kabul edilemez.

Kocaeli Barosu olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da her tür insan hakkı ihlallerinde susmayacağımızı, kentimiz ve ülkemizde vatandaşlarımızın onurlu bir yaşam sürmeleri için gerekli tüm hukuki mücadeleyi vereceğimizi kamuoyuna duyurur, bu vesile ile tüm vatandaşlarımızın 10 Aralık İnsan Hakları Günü’nü kutlarız. 10.12.2016

KOCAELİ BAROSU

İNSAN HAKLARI KOMİSYONU